Pazar, Mayıs 28, 2017

KOZMETİK | MAC Jest Far



Herkese merhaba!

Bu aralar en çok deneyimlediğim ürünler hep MAC'den ve hemen hemen hepsinden de çok memnun kalıyorum. Yazının konuğu da yine o memnun kaldıklarımdan biri. Bir far. 

Şu yazımda bahsettiğim gibi MAC'den kendime bir far paleti oluşturuyordum ve palet hem günlük ihtiyacımı karşılayacak hem de gece makyajımı kurtaracak tonlardan oluşsun istiyordum. İlk rengim All That Glitters'dı; yanına da birkaç ton daha açık, daha göz pınarlarına uygulanabilecek hafif ışıltılı, şampanya bir ton arayışındaydım.



MAC'e giderken gözüme Naked Lunch'ı kestirmiş olarak gittim. Ancak sonradan kararım Jest yönünde değişti. Ve bir boşluğu daha doldurarak mağazadan ayrıldım.<3 Neden Naked Lunch yerine Jest'i tercih ettim ve Jest nasıl bir far ondan bahsedecek olursam.



Öncelikle bence Naked Lunch'tan daha pigmentli. Naked Lunch bronz/şeftali yansımaları bir tık daha belirgin olan bir far ama Jest daha benim istediğim gibi. İçinde hafif pembelik, hafif şampanyalık var ve daha aydınlık bir görünüm sağlıyor. Sürümü kadife gibi, çok kolay dağılıyor. Tozutma problemi yine tüm MAC farlarında olduğu gibi yok denecek kadar az. Ki zaten MAC farların en sevdiğim yönü de bu olabilir.<3



Uygulama şekline gelince. Ben hem göz pınarlarımda kullanıyorum, bazen de tüm göz kapağıma uyguluyorum. Ve hatta aydınlatıcı olarak denediğimde de gayet beğendim. Fiyatı ise refill olarak indirimsiz haliyle 43 TL ancak ben %20 indirimle almıştım ve epey ekonomik oldu. 

Eğer siz de böyle bir far arayışındaysanız şu an MAC online'da %10 indirim var; hemen ışınlanın derim. :) Bu arada paletteki diğer iki boşluk da doldu ve bence şahane bir palet oldu! <3 Onların yazısını da sırasıyla yazacağım. 

Herkese çokça sevgiler!

Burcu,


Devamını Oku

Salı, Mayıs 23, 2017

KOZMETİK | En sevdiğim iki Lip Balm



Herkese merhaba!

Bugünkü yazıda uzun süredir severek kullandığım iki lip balm'dan bahsedeceğim. Lip balm'ın benim için önemiyle başlayacak olursam; neredeyse nemlendirici kadar hayati ve elzem. Aşırı kuruyan dudaklarıma iyi bir lip balm uygulamadığımda oluşan gerginlik hissini ve o hissin rahatsızlığını tarif edemem sanırım. :O Bu nedenle çantamda, ofiste, başucumda kısacası vakit geçirdiğim her alanda mutlaka bulunduruyorum. 

Şimdi en çok bu yazıda bahsedeceğim iki markanın ürününü seviyorum ancak bundan kısa bir süre öncesine kadar lip balm denince aklıma gelen ilk ve tek marka Nivea'ydı. Lise yıllarımı Cherry Lipstick efsanesiyle geçiren biri olarak uzun süre başka marka kullanmadım, kullanamadım. :)

Sonra Yves Rocher ve Blistex denedim. Ancak baktım çetin geçen kışla ve Ankara ayazıyla onlar da kesmiyor; uzun bir araştırmadan sonra Nuxe ve Bioderma'da karar kıldım. Üç dört aydır da sadece bu iki ürünü kullanıyorum.



Nasıl kullandığıma gelince. Geceleri Nuxe'ün Reve De Miel Lip Balm'ını sürüyorum. Tam gecelik olan bu ürün oldukça yoğun bir yapıya sahip. Kavanoz şeklindeki ambalajını açtığınızıda burnunuza ilk olarak taptaze bir portakal kokusu geliyor. Kalın da bir yapısı olduğundan uyumadan önce sürmek daha mantıklı ve sabah uyandığınızda pamuk gibi dudaklarla karşılaşıyorsunuz. 
Ayrıca ürünün içeriği pek çok Nuxe ürünü gibi tertemiz. Yüzde 80 doğal içerikten oluşuyor; paraben, mineral yağ, suni parfüm ve hayvansal madde içermiyor.



Gündüzleri ise kurtarıcım Bioderma'nın bu Atoderm lip balm'ı. İncecik yapısıyla hafif bir ürün gibi görünse de çok yoğun nem veriyor. Çatlamalara, gerilmelere anında etki ediyor ve dudağa direk nüfuz ediyor ki sanırım bu yüzden Roaccutane tedavisi görenlere dahi öneriliyormuş.

Eğer siz de benim gibi çabuk kuruyan, çatlayıp kabuk kabuk olmaya meyilli dudaklara sahipseniz iki ürünü de gönül rahatlığıyla önerebilirim. Fiyatlarına gelince. Ben Bioderma Atoderm'i 27 TL'ye, Nuxe Reve De Miel Lip Balm'ı da 21 TL'ye almıştım ki ikisi de fiyatlarını fazlasıyla hak eden performansa sahip.

Şimdilik anlatacaklarım bu kadar, bir sonraki yazıda görüşmek üzere!

Burcu,



Devamını Oku

Pazar, Mayıs 21, 2017

KOZMETİK | Kiehl's Daily Reviving Concentrate Gündüz Serumu



Herkese merhaba!

Bundan bir yıl öncesine kadar Kiehl's markasını aşırı sever, cilt bakım ürünlerimde başka bir marka neredeyse kullanmazdım. İçeriklerine, çalışanlarına, ürünlerine epey güvenirdim ve memnun kalmadığım bir ürünü yok gibiydi.

Fikrim değişti mi? Aslında hayır. Hala çok sevdiğim ürünleri var. Ancak ben şundan yanayım, cilt uzun süre aynı ürüne alışmamalı. Zira alışınca cildin üründen sağladığı olumlu etki yavaşlıyor ve bir süre sonra duruyor. İşte bu nedenle memnun kaldığım ürünlerine biraz ara verdim. Bu yazıda bahsedeceğim ürünü ise pek sevmedim.



Daily Reviving Concentrate Gündüz Serumu'nu alış hikayeme gelince. Bir alışverişimde üç dört kutu bitirdiğim Avokadolu Göz Kremini sepete atarken bu ürünü de bu küçük boyuyla denemek istedim. Zaten gece serumu olan Midnight Recovery Concentrate'den çok memnundum; cildim de epey kuruydu ve günlük versiyonda bir serum bu anlamda iyi gelebilirdi.

Ancak öyle olmadı. Nedenlerine gelince. Ne gece serumu Midnight Recovery Concentrate gibi kolay emiliyor ne de onun gibi çabuk etki gösteriyor. Çabuk etki göstermediği gibi uzun vadede de bir sonuç vermiyor ve cilt yüzeyinde sanki sıvanmış yağ gibi duruyor. Üstelik her gün kullanınca bende sivilce yaptı ki kupkuru cildimde bu çok zor birşeyken.



İçeriğinde zencefil kökü, ayçiçeği ve tamanu yağı olan bu serumun vaadleri arasında cildi pürüzsüzleştirmek, ince çizgi görünümünü azaltmak ve cilde canlı, enerjik bir görüntü vermek var. Ancak dediğim gibi ben bu etkilerin hiçbirini göremedim. Sadece bitirmek için fondötenlerime damlatarak ya da toz aydınlatıcıları krem formda uygulamak için kullanıyorum. 

Ve son olarak fiyatına gelince; 30 ml'lik boyu 165 TL ancak bence pek bu fiyatı hak eden bir ürün değil. Bu fiyata çok daha işlevli nem maskeleri, nem serumları vs. satın alınabilir.

Benim anlatacaklarım şimdilik bu kadar. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere!

Herkese çokça sevgiler!

Burcu,

Devamını Oku

Pazar, Mayıs 14, 2017

KOZMETİK | MAC All That Glitters Far



Bir şeye takınca eli ondan başkasına gitmeyenler kulübünden merhaba! Bu konuda epey iddialıyım.:) Bazen bir kıyafete, bazen bir ruja, bazen bir maskaraya, ve bu yazıda olduğu gibi bazen de bir fara taktı mı takıyorum. Bahsedeceğim far MAC'in kült farlarından biri olan All That Glitters. Peki kült olmayı hak ediyor mu; yanıtım sonuna kadar evet. Detaylara gelince.

Bu farı alış hikayem kendime dörtlü bir MAC far paleti oluşturma isteğimle başladı. Öyle bir dört renk seçmeliydim ki, hem günlük makyajımda rahatlıkla kullanabilmeli hem iddialı gece makyajlarını kurtarabilmeliydim. İlk alacağım far da biraz daha günlük kullanıma uygun olsun istedim. All That Glitters zaten uzun zamandır merak ettiklerimdendi, bileğimde swatch'ladığımda çok sevince de hemen satın aldım, paletime yerleştirdim.



Peki rengi, yapısı nasıl. Öncelikle yapısı şahane. Şimdiye kadar kullandığım farlar arasında en az tozutanı hep MAC farlardı, All  That Glitters'da da bu değişmedi. Tozutma yok denecek kadar az. Baz kullanmadığım halde göz kapağımda birikme yapmıyor ve bu yönünü çok seviyorum. Ancak elbette baz kullanınca hem daha kalıcı oluyor, hem de o şahane ışıltısını daha iyi veriyor.

Rengi ışıltılı, şeftalimsi bir şampanya. Çok az bir pembelik de barındırıyor ama çok çok az. Şeftali-şampanya uyumu daha baskın. 



Uygulama şeklime gelince. Günlük olarak tüm göz kapağıma sürüp bol maskarayla desteklemeyi çok seviyorum hatta bunu sanırım bir aydır her gün yapıyorum. Öyle güzel, öyle joker bir ton ki elim başka fara gitmiyor. 
Baktığınızda tek bir far evet ama içindeki farklı tonlarla sanki birkaç farın karışımıymış gibi duruyor. Yani şöyle; ben en azından şunu yapabiliyorum; göz pınarlarıma doğru iki kat sürdüğümde daha şampanya bir görünüm alabiliyor, gözün orta ve dış köşelerine geçtiğim tek katla şeftali kısmına geçebiliyorum. Umarım anlatabildim. :)

Bu arada ben bu farı bahsettiğim gibi palet oluşturmak adına Refill olarak aldım. Bu haliyle fiyatı 43 TL. Ancak şu ara MAC'de %20 indirim var ve epey uyguna geliyor. O sebeple varsa ihtiyacınız koşun!

Herkese mutlu pazarlar ve çokça sevgiler!

Burcu,

Devamını Oku

Pazar, Mayıs 07, 2017

KOZMETİK | Shiseido Ibuki Beauty Sleeping Mask



Herkese merhaba!

Bugün bahsedeceğim ürün uzun zamandır hakkını vermeye çalıştığım, ancak aslında ilk kullanımımda fikrimin büyük ölçüde oturduğu bir ürün. Hazır günlerden de pazarken ve gündem genelde bakımken alın çaylarınızı, kahvelerinizi gelin. Güzel şeyler anlatacağım. :)

Makyaj yapmak, yeni ürünler deneyimlemek ne kadar güzelse bundan daha güzeli ve önemlisi doğru cilt bakımı. Her zaman söylüyorum, benim önceliğim önce cildi besin ve bol su yoluyla içeriden beslemek sonrasında ise güvendiğim ve içeriği temiz ürünlerle içerden beslenmeyi dışarıdan desteklemek. 

İşte o dışarıdan destekleme kısmında alacağım ürünü epeyce uzun araştırıyorum. Cilt yapıma uyması gerekiyor, içeriğinin temiz olması gerekiyor ve vaadlerini yerine getireceğine inancımın tam olması gerekiyor. Sonrası ise malum, düzenli ve doğru kullanım. 



Shiseido Ibuki Beauty Sleeping Mask da işte bu aşamalardan sonra satın aldığım bir cilt bakım ürünüydü. İki aylık deneyimlemem sonucunda ise cilt bakım rutinlerimden biri haline geldi.

Öncelikle ürün bir gece maskesi. Ben iki günde bir geceleri uyumadan yarım saat önce tüm yüzüme ve boynuma masaj yaparak uyguluyorum. Öyle aromatik ve şahane bir kokusu var ki uyku öncesi verdiği rahatlama hissini çok seviyorum. İçerisinde görseldeki gibi beyaz minik partiküller var. Uygulama esnasında bunların hepsi yüzde eriyor ve markanın vaadine göre cildi bir kalkan gibi sarıyor. Yanı sıra içeriğindenki C ve E vitamini sayesinde az bir uykuyla dahi cildi canlı bir şekilde güne hazırlıyor. Bu ürün için yapılan tanımlamalardan biri ki doğruluğuna yüzde yüz katılıyorum; 'kavanozun içinde tam bir gece uykusu'.



Ibuki serisinin bu maskesi cilde verdiği nem etkisini 18 saat sonra bile koruyor. Ayrıca kullanım sonrası temizleme gerektirmiyor. Ve düzenli kullanımda koyu halkaların ve ince çizgilerin azalmasını vaad ediyor. 

Ben ilk kullandığım andan itibaren bu maskeye bayılıyorum. Peki düzenli kullanımım sonucunda ne sonuçlar aldım, onlardan bahsedecek olursam. Öncelikle cilt kuruluğumu büyük ölçüde azalttı ki sadece bu yönü için bile vazgeçemeyebilirim. Sonrasında ise kullanım sonrası her uyandığımda cildimdeki canlılığı fark edebiliyorum. Renk eşitsizlikleri gitmiş oluyor, hatta ve hatta ten ürünü kullanmasam da oluyor. Çok fazla ince çizgim olmadığı için bu konudaki etkisi hakkında bir şey diyemeyeceğim ancak morlukların azalmasında  bol suç içmeyi atlamadığınız takdirde epey etkili.



Son olarak 80 ml'lik ambalajıyla uzun süre gidecektir, çünkü fındık kadar bir miktar tüm cilde yetiyor. Fiyatı ise indirimsiz hali ile 199 TL ve evet pek ekonomik bir ürün değil. Keşke giderek artan kozmetik fiyatlarına bir dur diyen olsa ama maalesef. Yapılacak en iyi şey sanırım indirimleri ve kampanyaları takip etmek.

Anlatacaklarım şimdilik bu kadar.

Herkese çokça sevgiler!

Burcu,


Devamını Oku